Türkiye İstatistik Kurumu’nun verilerine göre KOBİ’ler Türkiye’deki tüm işletmelerin %99’unu oluşturuyor. Varlıklarını iyi yönetemeyen, finansal yönetim konusunda destek almayan KOBİ’lerin %32’lik kısmı kuruldukları yıl kapanırken çok büyük bir bölümü de işlerini büyütme noktasında yetersiz kalıyor ve uzun vadede yine zorlanıyor. Ancak profesyonel anlamda finansal yönetim departmanı bulunan firmalar varlıklarını iyi yöneterek hem kurumsallaşma adına önemli bir adım atıyor hem de işlerini kısa sürede büyütebiliyorlar. Türkiye’de faaliyet gösteren şirketlerin önemli bir bölümü ise kendi bünyesinde finans departmanını gerek personel maliyetlerinin yüksekliğinden gerekse de alanında nitelikli, kendini geliştirmiş uzman personel yokluğundan kuramıyorlar. İhtiyaca ve sektöre yönelik hazırlanan kişiselleştirilebilir finans planı uygulaması ise uzun vadede şirketlere karlılık artışı sağlıyor ve büyüme adımlarını hızlandırıyor.
‘Finans planı işletmelerin büyümesini destekliyor, uzun vadede kazanç sağlıyor’
Finansal yönetim danışmanlığı hizmeti; işletmelerin yıllık bütçelerinin hazırlanması ve aylık takibi, satış raporu, bilanço raporları, kar zarar raporları gibi istatistiksel verilerin hazırlanması ve analizi, banka işlerinin ve alacak takibinin yürütülmesi, kredi ve risk yönetimlerinin asgari maliyetlerle gerçekleştirilmesi, nakit yönetiminin en doğru şekilde yapılması, finansal maliyetlerin azaltılması ve karlılığın arttırılması gibi kazanımlara ulaşmasında şirketlere yol haritası oluyor, kontrollü ve sürdürülebilir büyümeye olanak sağlıyor. Çeşitli modeller ve stratejiler üzerine hazırlanan finans planının işletmelerin karlılığını artıracağı ve rekabette avantajlı hale getireceğinin altını çizen Finansal Yönetim Danışmanı Bikem İnce İnanç: ‘Finans ve muhasebe ülkemizde birbiri ile karıştırılan iki alan, bu noktada finansa sırtımızı dönmek ve sadece muhasebe odaklı hareket etmek geleceğe yönelik kararlarda firmaları zorlayabiliyor ve kontrollü büyümeyi sekteye uğratıyor. Finansın ikinci plana atılmasının temel nedenleri ya finansal farkındalık sahibi olmamak ya da finans departmanı kurmak ve denetlemenin getireceği maliyetlerden kaçınmaktan kaynaklanıyor. Bu noktada hem farkındalık kazandırmak hem de yüksek departman maliyetlerden kurtulmak için finansal yönetim danışmanlığı devreye giriyor. Finansal yönetim danışmanlığı ile firmalara terzi usulü bir finans planı çıkarmak, firmanın ve sektörün ihtiyaçlarına göre hareket etmek, güvenilir planlamalar yaparak ilerlemeyi beraberinde getiriyor. Bu ihtiyaçlara özel hazırlanan finans planı ile firmaların farklı piyasa koşullarına göre pozisyon almalarını kolaylaştırmak, görmediği maliyetlerden kaçınmalarını sağlayarak ile karlılık artışı oluşturmak mümkün. ‘sözlerine yer verdi.
